9 Mayıs 2011 Pazartesi

Okul Öncesinde Yaratıcı Drama


Okulöncesi Dönemde Yaratıcı Drama Yaratıcı Drama Nedir? Yaratıcı dramanın katılanlara etkisi erken yaşta tanışmış olmaya bağlıdır. Okulöncesi dönemden başlayarak, öğrenme ortamının içine kendiliğinden alınan drama etkinlikleri; tıpkı iyi yazınsal metinler, çağdaş anne baba ve öğretmen ya da yaratıcı bir okul gibi, çağdaş, yaratıcı, demokratik bireyleri yaratmada temel araçlardan birisidir. İngiltere'de "eğitimde drama", Almanya'da "oyun ve tiyatro eğitbilimi", Amerika'da da "yaratıcı drama" olarak ünlenen, yaratıcı drama ya da eğitimde drama alanına yakın zamanda süreç drama da denilmektedir. Yaratıcı drama ya da eğitimde drama alanının günümüzde, özellikle de ülkemizde, yaygın bir alan olma niteliği kazandığı görülmektedir. Dramanın, yayılırken bilimsel, eğitsel, sanatsal ve kültürel boyutlarının ya da niteliklerinin göz ardı edilmemesi önemlidir. Dramayı çekici kılan, çok yönlülüğü ve oynamaya/canlandırmaya dayalı etkili dilidir. Ancak, tüm diğer bilimsel alanlar gibi, drama eğitimi de uzun bir süreç içinde öğrenilmelidir.  Dramayı tanımlayabilmek oldukça zor olmakla birlikte, drama için oyun ve canlandırmaya dayalı olarak günlük yaşamdaki herhangi bir sözcüğün, kavramın, sesin, bir konunun, bir tablonun, bir heykelin ya da bir masalın, öykünün, şiirin ya da çocukların kendi uydurdukları öykülerin, durumların canlandırılması, oynanması denilebilir. Drama, tüm grubun katılımıyla yaratılabileceği gibi, küçük gruplarla da oynanabilir. Drama eğitimi de, ancak bu alanı bilen öğretmenlerle yapılabilir ya da yapılmalıdır. Çocuklar, gençler ya da yetişkinlerle yapılan dramanın klasik sınıflandırılmasında, ısınma ve rahatlama, rol oynama ve pandomim, doğaçlama, oluşum ve değerlendirme aşamaları yer alır. Isınma oyunları; grubun birbirine ısınması, konuya ısınma ve rahatlamayı içeren hareketli oyunlardır. Rol oynama ve pandomim aşaması, grubun iletişim ve etkileşimini sağlama, imgelemi geliştirme, duyuları geliştirme ve pandomim yoluyla ifade becerisini geliştirmeyi içeren, ses, imge: pandomim ve dokunma, işitme, görme duyusuyla ilgili alıştırmaları içerir. Doğaçlama aşamasında, hazır bir yapıttan masal, şiir öykü, tablo, fotoğraf, heykel, gazete haberi ya da bir "hayat durumun"dan yola çıkılarak drama yaratılır, canlandırılır. Oluşumlar aşamasıysa, dramada deneyim kazanmış gruplarda hiç beklenmedik, yetkin bir doğaçlamanın ortaya çıkmasıdır. Dramanın değerlendirilmesi aşaması da, katılanların drama ortamından olumlu, neşeli, iyimser yaşantılarla ayrılmasını sağlayan sözel bir aşamadır. Tabloda klasik bir yaratıcı drama programının aşamaları ve bunların amaçlar, içerik, konular açısından sınıflandırılması görülmektedir: Aşamalar, Amaçlar, İçerik  Amaçlar İçerik  I. Isınma Aşaması  Oyuna katılma istekliliğinin arttırılması,  Grubun birbirine ısınması,  Grubun oyunlara ısınma,  Grubun dramaya ısınması,  Grubun rahatlaması.  Top ile oynanan tanışma oyunlar  Adını çeşitli biçimlerde söyleyerek tanışma oyunları,  Bedeni gevşetme, rahatlama alıştırmaları,  Eşini bul, ayağını yerden kes oyunu,  Elma toplama oyunu,  Isınmayı sağlayıcı diğer oyunlar  II. Rol Oynama Pandomim Aşaması  Grup içi iletişimin ve etkileşimin sağlanması,  İmgelemi geliştirmesi,  Görme, işitme, dokunma vb. duyuları geliştirmesi,  Pandomim yoluyla ifade becerisini geliştirmesi  Eşinin elini bul oyunu,  Kör tavuk oyunu,  Çeşitli seslerle ilgili çağrışımlar yaptırma,  İkili heykel olma oyunları,  Eşine heykel formu verme,  Gözleri kapalı olarak eşinin heykel formunu- tanıma ve aynısını, canlandırabilme oyunları,  Pandomim yaparak çeşitli eylemleri canlandırma, Atasözlerini canlandırma  III. Doğaçlama Aşaması  Dramada doğaçlama yapabilmesi,  Doğaçlama yoluyla yeni durumlar yaratabilmesi,  Oyun yoluyla kendini ifade edebilmesi,  Doğaçlamaya katılmada istekliliğinin artması,  Doğaçlama yapmaktan zevk alması, eğlenmesi,  Yaratıcı düşünebilmesi,  Hazır bir yapıttan yola çıkarak doğaçlama yapabilmesi,  Kendi uydurdukları öykülerden doğaçlama kurma, durumlar  Yaratma, canlandırma yetilerini geliştirmesi  Masal, öykü, şiir, yöresel öyküler, bir tablo, bir fotoğraf, bir heykel, bir gazete haberi ya da bir ders konusundan yola çıkarak doğaçlama kurmak,  Durumlar yaratma, canlandırma,  Doğaçlama öncesinde konu hakkında- liderin bilgilendirmesi,  Çocukların uydurduğu öykülerden doğaçlamalar yapma,  Öykünün tamamını ya da bir kesitini oynama  IV. Değerlendirme Aşaması  Çocukların dramayı değerlendirme yetisinin geliştirilmesi,  Etkileşimi sağlaması,- Paylaşımda bulunması,  Yapıcı, olumlu eleştiriyi yapabilmesi,  Drama çalışmasından, olumlu duygularla ayrılma.  Yaşantılarını ifade edebilmesi.  Doğaçlamaları canlandırdıktan sonra tartışma, değerlendirme,  Gerekirse yeniden oynama,  Duygu ve düşüncelerin olumlu biçimde ifade edilmesi, paylaşılması,  Olumlu duygularla, drama çalışmasından ayrılma.  Drama, çocukların dünyayı daha iyi tanımaları için etkili bir araçtır: Sosyalleşmeye katkıda bulunur.  Çocuğun kendini ifade etmesini sağlar.  Demokrasi ve eşitlik duygusunu geliştirir.  Yaratıcı düşünme ve yaratıcı ifadeyi etkiler.  Çocukların, çatışmalarla olumlu biçimde baş etmesine olanak sağlar.  Dramanın çocuğa en büyük katkısı, tıpkı çocuk oyunlarındaki gibi, kurgu ve gerçeklik arasındaki metaforik dili kurması ve geliştirmesidir.  Dramada çocuk, oyun oynadığının bilincindedir ve bundan büyük haz duyar. Bu da, estetik hazza yakın bir haz duygusudur.  Okulöncesinde de, ilköğretimde de dramanın en önemli işlevi, eğlenme ve mutluluk duygusudur. Drama çocukları neşelendirir, umut ve iyimserlik duyguları yaratır, yaratmalıdır.  Drama, en çok çocuğun öznel dünyası ve kişiliği hakkında ipuçları verir.  Drama programını okulöncesi eğitim programından ayıramayız. Öğretmen özgür ve özgün davranabilir. Dramada, öğreten ve öğrenenin rolleri kimi zaman karışabilir. Drama yaşantısaldır; çocuklarla birlikte öğretmen de neşeli, hoş drama yaşantılarına sahip olabilir. Öğretmen, çocukların şaşırtıcı, özgün, yaratıcı düşüncelerinden yararlanabilir. Drama, en çok çocuğun öznel dünyası ve kişiliği hakkında ipuçları verir. Drama ve doğaçlamalarda içtenlik ve doğallık çocukların temel özellikleridir. Okulöncesinde ya da ilköğretim düzeyinde, çocuklarla ya da tüm diğer drama gruplarında, iyi ya da kötü oynamaya ilişkin yargılamalar yapılmaz. Dolayısıyla dramada temel ölçüt, çocuğun katılımıdır. Dramaya "istekli mi?", "Oynamak, canlandırmak, rol almak istiyor mu?" soruları dramanın özünü oluşturur. Ancak, oynamaya isteksiz olan çocuklar zorlanamaz. Bazı çocuklar sessizce izleyerek de dramaya katılabilirler. Literatürde dramanın katılanlarda empati kurma becerisini geliştirdiği yer almaktadır. Drama empatiyi geliştirir, ancak uzun süreli ve bir sürece dayalı olarak gerçekleştirilebilirse. Ben merkezcilikten diğergamlığa geçişte drama etkili bir öğretim yöntemidir. Ancak empatik olmak için, çocuğun erken yaşta empatik anne, baba, öğretmen, yakın aile bireyleri ve empatik bir çevresinin de olması gerekir. Böylece, dramadaki empatik tutum ve davranışlar pekişir. Drama tek başına sihirli bir değnek değildir. Okulöncesi dönemde, dört yaşta basit ısınma ve rol oyunları ve basit doğaçlamalar canlandırılabilirken, beş ve altı yaştaki çocuklarla zaman zaman yetişkinlerin doğaçlamalarına yakın oyunlar ortaya çıkabilmektedir. Uzun süreli drama deneyimi olan çocuklar, dramaya yeni başlayan bir yetişkinden daha yaratıcı ürünler ortaya koyabilmektedir. Önemli olan, dramada birlikte yaşanan süre ve süreçtir. Grup çok yetkin ise örneğin Ara Güler fotoğraflarından yola çıkarak da sosyodramatik oyunlar yaratılabilir. Aşağıda böylesi bir çalışmadan örnekler görebilirsiniz: Patron (6 yaş, erkek çocuk): "2000 dolar karşılığında ne istersiniz?" işçiler (6 yaşta erkek çocuklar): "Cep telefonu, bilgisayar" işçiler sürekli çalışır, sonra; "Çalışmak çok zor, yorucu", "Para kazanmak çok zor" derler. Yaratıcı drama alanını kullanan öğretmen ya da drama öğretmeninin, drama etiği denilen ve dramayı öğretenlerin uyması gerekli olan kuralları da bilmesi ve uygulaması yararlıdır. Bunlar; öğretmenin demokratik bir kişiliğe sahip olması, dramada yaşanan tüm süreçten sorumlu olması, grubu olumlu yönde geliştirmesi, empatik olması, güven duygusunu geliştirmesi, dramanın sınırlarını bilmesi ve çocukta evrensel değer sistemini geliştirmeye çalışması gibi kurallardır. Drama, okulöncesinden başlayarak çocuk edebiyatı, çocuk tiyatrosu ve tüm diğer sanatlar gibi çocukların düş dünyasını besler ve geliştirir. Ancak iyi yetişmiş, çocuğa saygılı ve yaşamın merkezine önce çocuğu koyan öğretmen ya da öğretmenlerle drama, çocukları ve dünyayı daha iyi anlamamızı sağlar. Dr. Ayşe OKVURAN Ankara Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Fakültesi, İlköğretim Bölümü, Sınıf Öğretmenliği Ana Bilim Dalı....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder